"Solunum problemi yaşayan aşırı şişmanlar, yedikleri yiyeceklerin nefes borusuna kaçmasına daha eğilimlidir. Ağız ve diş yapısı bo...
"Solunum problemi yaşayan aşırı şişmanlar, yedikleri yiyeceklerin nefes borusuna kaçmasına daha eğilimlidir.
Ağız ve diş yapısı bozuk, eksik dişi olan kişiler, yedikleri nedeniyle boğulma durumunu daha sık yaşarlar. Özellikle ağız ve diş gelişimi henüz tamamlanmayan çocuklarda ise, yutma güçlüğüne yatkın olmaları nedeniyle boğulma riski yüksektir."
Çocukluk çağında beslenme bozukluklarının ve dolayısıyla obezitenin de arttığına dikkat çeken Lotus Obezite Cerrahisi Merkezi Doktorlarından Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Kaplan Baha Temizgönül; "Yediğimiz gıdaların yanlışlıkla nefes yolumuza kaçması hemen hemen herkesin başına gelmiştir. Bir iki kez öksürdükten sonra genellikle bundan kurtulmuşuzdur. Fakat solunum problemi olan obez kişiler, yedikleri gıdaların soluk borusuna kaçmasına daha eğilimlidir. Ayrıca ağız ve diş yapısı bozuk ve eksik dişi olan kişiler yedikleri nedeniyle boğulma durumunu daha sık yaşamaktadır.
Özellikle çocuklar ağız ve diş gelişimi henüz tamamlanmadığı için yutma güçlüğü yaşadıkları için yemekler nedeniyle boğulmaya daha yatkındırlar. Bu boğulma olayları genellikle kısa bir öksürük nöbeti ya da biri yardımıyla yutulan gıdanın çıkartılması ile sonuçlanabilse de maalesef nadiren de olsa ölümlere sebep olabilir. Yemek ile ilişkili boğulma ve ölüm vakaları incelendiğinde, genellikle yutulan gıdaların yarı katı gıdalar olduğu gözlenmiş. Bu gıdalar yutulduktan sonra su ile şiştikleri için tekrar çıkartılmaları da güç olur. Bunlar arasında sosis- salam ve ekmek, şekerleme, fındık- fıstık, üzüm, çiğ havuç ve elma sıklıkla boğulmaya neden olan gıdalardır" dedi.
Gıda ile ilişkili boğulma olaylarını engellemek için çocuk ve ileri yaş grubunda özel önlemler almak gerektiğini, çocuk ya da yaşlı ile ilgilenen kişinin boğulmaya sebep olma ihtimali yüksek gıdaları mümkünse gözetim altında yedirmesini önerdiklerini belirten Op. Dr. Kaplan Baha Temizgönül "Anaokulu öğretmeni, çocuk bakıcısı, ebeveynler, yaşlı bakım hizmeti veren kuruluşlarda çalışanların yabancı cisim ile boğulma vakalarını engellemek için ilk yardım öğrenmeleri gerekli. İlk yardımın basit teknikleri ile boğulan birinin hayatını kurtarmak mümkündür" dedi ve dikkat edilmesi ve de yapılması gerekenleri sıraladı:
· Öncelikle boğulan birinin farkına varmak gerekir.
· Boğulan kişiler genellikle konuşma güçlüğü yaşarlar.
· Nefes almakta zorlanır ya da gürültülü şekilde nefes alırlar.
· Öksürürler ve dudakları ya da ciltleri morarmaya başlar.
· Boğulma durumu uzun sürerse kişi bilincini kaybedebilir.
· Boğulmakta olan birini gördüğümüzde öncelikle iyi misin? Diye sorarak durumunu tespit etmeye çalışalım.
· Eğer cevap veremiyor ya da yardım istiyorsa kişinin arkasına geçerek sırtına hafifçe 5 kere vurabiliriz. Bu esnada çevrede başkaları varsa onlara 112'yi aramalarını söyleyelim.
· Sırta vurmakla yabancı cisim çıkmadıysa; kişinin arkasına geçerek bir elimizi yumruk şeklinde sıkıp kişinin göğüs kemiklerinden iman tahtası (Sternum) denilen kemiğin karın ile birleştiği yere yerleştirelim. Diğer elimizle yumruğumuzu kavrayıp, yaklaşık 5 kez hafifçe sanki kişiyi yukarı kaldırırcasına sıkalım. Bu manevra büyük ihtimale ile kişinin boğazında kalan yabancı cismi çıkartacaktır.
· Nadiren de olsa yabancı cisim çıkmaz ise ilk yardım sertifikası olan birinin kalp masajı yapmaya başlaması gerekebilir.
· Çevredekilerden ilk yardım bilen varsa vakit geçirmeden yardıma çağırmak akıllıca olacaktır.
· Ülkemizde ilk yardım eğitimi kurumsal şirketlerde ve okullarda verilemeye başlandı fakat her ebeveynin ilk yardım sertifikası almasını ve anaokulu, ilkokul ve yaşlı bakım evlerinde ilk yardım sertifikalı personel var mı? Diye sorgulamasını tavsiye ediyoruz.
· Her ilk yardım müdahalesinin olumsuz sonuçları da görülebilir, bu yüzden müdahaleyi mümkünse ilk yardım eğitimi almış kişiler yapmalıdır.
Ağız ve diş yapısı bozuk, eksik dişi olan kişiler, yedikleri nedeniyle boğulma durumunu daha sık yaşarlar. Özellikle ağız ve diş gelişimi henüz tamamlanmayan çocuklarda ise, yutma güçlüğüne yatkın olmaları nedeniyle boğulma riski yüksektir."
Çocukluk çağında beslenme bozukluklarının ve dolayısıyla obezitenin de arttığına dikkat çeken Lotus Obezite Cerrahisi Merkezi Doktorlarından Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Kaplan Baha Temizgönül; "Yediğimiz gıdaların yanlışlıkla nefes yolumuza kaçması hemen hemen herkesin başına gelmiştir. Bir iki kez öksürdükten sonra genellikle bundan kurtulmuşuzdur. Fakat solunum problemi olan obez kişiler, yedikleri gıdaların soluk borusuna kaçmasına daha eğilimlidir. Ayrıca ağız ve diş yapısı bozuk ve eksik dişi olan kişiler yedikleri nedeniyle boğulma durumunu daha sık yaşamaktadır.
Özellikle çocuklar ağız ve diş gelişimi henüz tamamlanmadığı için yutma güçlüğü yaşadıkları için yemekler nedeniyle boğulmaya daha yatkındırlar. Bu boğulma olayları genellikle kısa bir öksürük nöbeti ya da biri yardımıyla yutulan gıdanın çıkartılması ile sonuçlanabilse de maalesef nadiren de olsa ölümlere sebep olabilir. Yemek ile ilişkili boğulma ve ölüm vakaları incelendiğinde, genellikle yutulan gıdaların yarı katı gıdalar olduğu gözlenmiş. Bu gıdalar yutulduktan sonra su ile şiştikleri için tekrar çıkartılmaları da güç olur. Bunlar arasında sosis- salam ve ekmek, şekerleme, fındık- fıstık, üzüm, çiğ havuç ve elma sıklıkla boğulmaya neden olan gıdalardır" dedi.
"Boğulmalarda ilk yardım önemlidir"
Gıda ile ilişkili boğulma olaylarını engellemek için çocuk ve ileri yaş grubunda özel önlemler almak gerektiğini, çocuk ya da yaşlı ile ilgilenen kişinin boğulmaya sebep olma ihtimali yüksek gıdaları mümkünse gözetim altında yedirmesini önerdiklerini belirten Op. Dr. Kaplan Baha Temizgönül "Anaokulu öğretmeni, çocuk bakıcısı, ebeveynler, yaşlı bakım hizmeti veren kuruluşlarda çalışanların yabancı cisim ile boğulma vakalarını engellemek için ilk yardım öğrenmeleri gerekli. İlk yardımın basit teknikleri ile boğulan birinin hayatını kurtarmak mümkündür" dedi ve dikkat edilmesi ve de yapılması gerekenleri sıraladı:
· Öncelikle boğulan birinin farkına varmak gerekir.
· Boğulan kişiler genellikle konuşma güçlüğü yaşarlar.
· Nefes almakta zorlanır ya da gürültülü şekilde nefes alırlar.
· Öksürürler ve dudakları ya da ciltleri morarmaya başlar.
· Boğulma durumu uzun sürerse kişi bilincini kaybedebilir.
· Boğulmakta olan birini gördüğümüzde öncelikle iyi misin? Diye sorarak durumunu tespit etmeye çalışalım.
· Eğer cevap veremiyor ya da yardım istiyorsa kişinin arkasına geçerek sırtına hafifçe 5 kere vurabiliriz. Bu esnada çevrede başkaları varsa onlara 112'yi aramalarını söyleyelim.
· Sırta vurmakla yabancı cisim çıkmadıysa; kişinin arkasına geçerek bir elimizi yumruk şeklinde sıkıp kişinin göğüs kemiklerinden iman tahtası (Sternum) denilen kemiğin karın ile birleştiği yere yerleştirelim. Diğer elimizle yumruğumuzu kavrayıp, yaklaşık 5 kez hafifçe sanki kişiyi yukarı kaldırırcasına sıkalım. Bu manevra büyük ihtimale ile kişinin boğazında kalan yabancı cismi çıkartacaktır.
· Nadiren de olsa yabancı cisim çıkmaz ise ilk yardım sertifikası olan birinin kalp masajı yapmaya başlaması gerekebilir.
· Çevredekilerden ilk yardım bilen varsa vakit geçirmeden yardıma çağırmak akıllıca olacaktır.
· Ülkemizde ilk yardım eğitimi kurumsal şirketlerde ve okullarda verilemeye başlandı fakat her ebeveynin ilk yardım sertifikası almasını ve anaokulu, ilkokul ve yaşlı bakım evlerinde ilk yardım sertifikalı personel var mı? Diye sorgulamasını tavsiye ediyoruz.
· Her ilk yardım müdahalesinin olumsuz sonuçları da görülebilir, bu yüzden müdahaleyi mümkünse ilk yardım eğitimi almış kişiler yapmalıdır.
Hiç yorum yok
Yorumlarınızı bekliyoruz