Page Nav

HIDE

Grid

GRID_STYLE
FALSE

Hover Effects

TRUE
HIDE_BLOG
{fbt_classic_header}

Header Ad

Son yazılar:

latest

Ads Place

Glutatyon vücutta ne işe yarar?

Glutatyon , yapısında bulunan üç temel aminoasit ile vücudu çeşitli durumlara karşı koruyan ve insan vücudunda doğal olarak bulunan bir anti...

Glutatyon vücutta ne işe yarar?

Glutatyon, yapısında bulunan üç temel aminoasit ile vücudu çeşitli durumlara karşı koruyan ve insan vücudunda doğal olarak bulunan bir antioksidandır. Temel olarak karaciğer hücrelerinde ve merkezi sinir sisteminde üretilir. Hücreleri peroksitler, serbest radikaller ve ağır metallere karşı korur. Ayrıca oksidatif stresi önlemesi, hücrelerin fonksiyonlarını devam ettirmesine olanak tanır. 

Bunların yanı sıra glutatyonun vücutta pek çok farklı görev ve sorumluluğu bulunur. Bağışıklık sistemini güçlendiren, cilde parlaklık kazandıran glutatyonun vücutta belirli oranda bulunması; sağlıklı bir vücut yapısı için son derece önemlidir. Bu nedenle ilerleyen yaş ile birlikte azalan glutatyonun oranı, çeşitli yöntemler kullanılarak arttırılır. 

Glutatyonun Vücuttaki Görevleri Neler?

İnsan sağlığı açısından önemli bir konumda bulunan glutatyon; glisin, glutamat, glisin ve sisteinin bir araya gelmesiyle oluşan bir aminoasittir. Sağlıklı hücrelere zarar veren serbest radikallerle savaşır ve serbest radikallere elektron vererek onların vücuda olumsuz etkilerini önler. Ayrıca mitokondrilerin sağlıklı bir şekilde çalışmasına olumlu etkide bulunur. Mitokondrilerin hasarlanması ya da işlev bozukluğunun görülmesi, kanserleşmesinin temel nedenlerinden bir tanesidir.

Mitokondriler sorunlu bir şekilde çalışmaya başladığında hücre, solunum oksijen değil de şeker (glukoz) kullanmaya başlar. Bu durum, oldukça ilkel bir solunum formudur ve kanserleşmesinin oluşmasına neden olur. Yapılan araştırmalar, glutatyonun hücrelerin korunmasına katkıda bulunduğunu göstermiştir. Ayrıca glutatyonun kas hasarını azalttığı, kasların iyileşme süresini kısalttığı ve kas kuvvetini arttırdığı da bilinmektedir.

Glutatyonun vücuttaki görevleri oldukça fazla olsa da bunlardan kritik olanları şu şekildedir:

Glutamat için önemli bir kaynaktır. Glutamat ise sinir sisteminde önemli bir işleve sahiptir.
Hücre içerisinde oluşan zararlı maddelerin suya dönüşmesini sağlar.
Sahip olduğu elektronları serbest radikallere vererek hücrenin zarar görmesini önler. 
Çinko, gümüş, kurşun başta olmak üzere pek çok ağır metali bağlar. Bu sayede ağır metallerin vücuttan uzaklaşmasına katkıda bulunur.
Bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesini sağlayarak hastalıkların oluşumunu engeller.

1. Bağışıklık Sistemini Güçlendirir

T hücrelerinin hazırlanmasına destek olan glutatyon, bakteri ve virüslerin sebebiyet verdiği enfeksiyonlarla etkili bir şekilde mücadeleyi mümkün kılar. Bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesi, vücudun pek çok hastalığa karşı korunmasını sağlar. 

2. Cildin Yenilenmesine Katkı Sağlar

Glutatyon görev ve sorumlulukları arasında yer alan cilt yenilenmesi, cildin çok daha genç kalması adına önemlidir. Yaşlanma; serbest radikal hasarı, oksitlenme ve mitokondrilerde değişikliklerin meydana gelmesi nedeniyle oluşur. Glutatyonun ise bu tür olumsuz etkileri ortadan kaldırdığı bilinmektedir. Bu durum, yaşlanmanın gecikmesini mümkün kılar. Ayrıca glutatyonun doku hasarını onardığı da yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur. 

3. Zihinsel Odaklanma Sağlar

Glutatyonu oluşturan amino asitlerden bir tanesi olan glutamat, beyin işlevine yardımcı olur. Önemli bir nörotransmitter olan glutamat, normal beyin işlevinin yerine getirilmesini sağlar. Dolayısıyla birleşenlerinden biri glutamat olan glutatyonun da bellek, beyinsel işlev, öğrenme başta olmak üzere pek çok beyin işlevine katkıda bulunduğu bilinmektedir. Ayrıca bu işlevlerin yerine getirilmesi zihinsel odaklanmanın da desteklenmesini sağlar.

4. Cilde Parlaklık Sağlar

Ciltte aydınlanma yaratan glutatyon, cildin çok daha parlak bir görünüm elde etmesini mümkün kılar. Melanin yapımında etkili olan trozinaz enzimi de etkisiz hale getiren glutatyonun, leke oluşumunu engellediği de bilinmektedir. Ayrıca lekelenin tedavisinde de kullanılır. 

5. İleri Yaşlarda İnsülin Direncinde İyileşme Sağlar

İlerleyen yaş, vücuttaki glutatyonun oranının azalmasında temel etkendir. Ayrıca bazı araştırmalar, glutatyonun düşük olmasının yağ yakımı miktarında azalmaya neden olduğunu ön plana çıkardığı bilinmektedir. Bu durum, yağ miktarında da artış gibi olumsuz sonuçlar doğrulabilmektedir. Fakat vücutta yeterli oranda glutatyonun bulunması, özellikle ileri yaşlarda insülin direncini arttırmakta ve yağ yakımının artmasına katkı sağlamaktadır. 

6. Karaciğer Yağlanmasında Hücre Düzeyinde Hasarın Azaltılmasına Katkıda Bulunur

Glutatyon eksikliği, pek çok soruna neden olur. Bunlardan bir tanesi de karaciğer hücrelerinde hasarın şiddetli olmasıdır. Böyle bir durum, hücrelerin ölmesiyle sonuçlanabilir. Bu ise karaciğer yağlanmasının temel nedenlerindendir. Yapılan çalışmalar, glutatyonun karaciğer yağlanmasında hücre düzeyinde hasarın azaltılmasına katkıda bulunduğunu göstermiştir. 

7. Parkinson Hastalığı Semptomlarının Yatıştırılması ve Azaltılmasını Mümkün Kılar

Parkinson hastalığı, dopamin olarak adlandırılan ve beyin hücrelerinin arasındaki iletişimi sağlayan maddeyi üretmekte olan hücrelerin bozulmasıyla meydana gelir. Merkezi sinir sistemini etkileyen parkinsonun her ne kadar kesin bir tedavi şekli bulunmasa da glutatyonun, semptomların azaltılması ve parkinsonun ileri dönemde kontrol altına alınmasına katkıda bulunduğu bilinmektedir. 

8. Solunum Yolu Hastalıklarında Belirtilerin Azaltılmasına ve İyileşmeye Katkıda Bulunur

Glutatyonun oluşumuna katkıda bulunan sistein; KOAH, astım gibi solunum sistemi hastalıklarında, tedavi yöntemi olarak tercih edilir. Sisteinin vücutta pek çok işlevi bulunmakta olup bunlardan mukus yapısını inceltme ve mukusu daha akışkan bir seviyeye getirme; solunum yolu hastalıklarının semptomlarını azaltma konusunda son derece önemlidir.

9. Oksidatif Stresin Azaltılmasını Sağlar

Serbest radikallerin oluşumunda artış meydana gelmesi, bunun yanı sıra vücudun serbest radikallerle baş etmesinde dengesizliklerin oluşması; oksidatif strese neden olur. Oksidatif streste artış, pek çok önemli hastalığa sebebiyet verebilir. Bu nedenle güçlü antioksidan özelliğiyle ön plana çıkan glutatyon oranının vücutta yeterli düzeyde olması, oksidatif stresin azaltılmasına katkıda bulunur. 

Vücuttaki Glutatyon Oranını Arttırma Yöntemleri Neler?

Vücuttaki glutatyon oranının arttırılması adına birçok yöntem bulunur. Bunlar arasında takviyeler yer alır. Damardan takviye verilmesini kapsayan yöntem, sıklıkla kullanılır. Özel Kardelen Tıp Merkezi tarafından gerçekleştirilen bu yöntem, 5 hafta boyunca süreli takviyenin vücuda verilmesini sağlar. 

Genellikle haftada 1 gün 15 dakikalık seans ile vücuda takviye verilir. Oldukça basit ve pratik bir şekilde uygulanan tedavi ile vücuttaki glutatyonun seviyesi arttırılır. Uygulama sonrasında, kısa bir süre sonra hasta evine giderek normal yaşantısına dönebilir.


✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da!
Sosyal Sorumluluk Projesi

Hiç yorum yok

Yorumlarınızı bekliyoruz

Ads Place

Haber | Sağlık | Diyet | Kadınca | Zayıflama | Spor | Otomobil | Güzellik | Yaşam | Moda | Cinsel Sağlık | Psikoloji |