Evde geçen bu süreç göz rahatsızlıkları ile ilgili farkındalığı artırdı ve yoğun dijital kullanıma bağlı olarak gelişen göz rahatsızlıkların...
Evde geçen bu süreç göz rahatsızlıkları ile ilgili farkındalığı artırdı ve yoğun dijital kullanıma bağlı olarak gelişen göz rahatsızlıklarında artış meydana geldi.
Uzun süredir iş ve sosyal yaşam akıllı telefon, tablet ve bilgisayarlar üzerinden ilerliyor. Her tür bilgi sürekli elimizin altında; iletişim sosyal hayat, film ve diziler dijital platformlarla istediğimiz her saat ulaşabileceğimiz akıllı telefon ve tabletlerde... Peki gözlerdeki etkisi? Artık daha çok farkına varıyoruz ki ya gözlerimiz bozuk ya da hızla bozuluyor.
Evde geçen süre içinde dijital cihazların yoğun kullanımına bağlı ciddi göz problemleri oluşacağını vurgulayan Seiko Optik Türkiye Genel Müdürü Suat Çam, yakın okuma mesafelerinden dolayı da görme problemlerinde farkındalığın artacağının ve bu süreç sonrası reçete sayılarında artış olacağının altını çiziyor.
Suat Çam, ‘bu sürecin sonunda pazar daha çok hareketlenecek’
Seiko Optik Türkiye Genel Müdürü Suat Çam, ‘Yaygınlaşan akıllı telefon ve tablet kullanımı, dijitalleşme, yoğun iş hayatı ve stres yeni göz problemlerinin oluşmasına neden oluyor. Evde geçen zamanın artması,
İş yaşamının eve taşınması, sürekli dijital cihazlarla iç içe olunması ile birçok insan görme problemleri yaşadığını fark etmeye başladı. Toplumun çok büyük bir bölümü evde geçirdiği bu zaman diliminde akıllı telefon, tablet ve bilgisayar kullanımının artışı ile ya iyi göremediğini fark etti ya da dijital cihazların olumsuz etkilerini hissetmeye başladı. Akıllı telefon ve tabletlerde yakın mesafe okumaları göz problemleri ile ilgili farkındalığı artırdı. İnsanlar aslında iyi göremediklerini daha çok fark etmeye başladı. Hatta çocukların evlerde uygulamalar üzerinden ilerleyen dersleri ekranlara her zamankinden daha fazla yaklaşarak takip ettiklerini gören aileler, çocuklarının görme problemlerinin daha çok farkına varmaya başladı. Bu süreçte ötelenen sağlık muayenelerinin gerçekleşeceğini düşünüyoruz. Reçete sayıları ve gözlük satışlarında artış olacağını düşünüyoruz. Teknolojideki hızlı gelişmelere paralel oluşan göz problemlerine yönelik smart ürünler geliştiriliyor. Herhangi bir kırma problemi olmasa da bilinçlenmeye paralel önlem ve koruma amaçlı gözlük kullanımında da artış söz konusu olacaktır’ dedi.
Dijitalleşme yeni göz problemlerini beraberinde getiriyor
Türkiye optik pazarı büyümeye devam ediyor ve yabancı yatırımcıların iştahını kabartıyor. Pazar her yıl büyüyor. Yılda yaklaşık 18-20 milyon civarında optik cam, 8-10 milyon civarında çerçeve, 7-9 milyon bandında güneş gözlüğü ve yaklaşık 700.000 adet de kontak lens satışı gerçekleşiyor. Suat Çam, ‘Gelişmiş ülkelerde gözlük kullanım oranı %65-80 arasında değişirken, bu oran Türkiye’de %15-20 seviyelerinde ve yaklaşık 15 milyon gözlük kullanıcısı var. Bu oranın düşüklüğü çok iyi gördüğümüz için değil, yeterince bilinçli olmadığımız için.
Ancak son yıllarda hem bilinç artmaya başladı hem de yoğun akıllı telefon ve tablet kullanımına bağlı olarak görme problemleri ile ilgili farkındalık artmaya başladı. Yakın mesafe okumaları ile küçük yazılara bakarken insanlar iyi göremediğini daha çok fark etmeye başladı. Bu da pazarın yakın gelecekte hızla büyüyeceğini gösteriyor. Dijital cihazlar yeni göz problemlerini ve buna bağlı olarak bulanık görüş, batma, sulanma, çift görme, ışık hassasiyeti, gözlerde yorgunluk, kuruluk, kaşıntı gibi semptomların yanı sıra yaşam konforunu olumsuz etkileyen baş, boyun, omurga ağrılarını da beraberinde getiriyor.
Örneğin ‘Dijital Göz Yorgunluğu’ artık tıp literatüründe yerini aldı. Yine dijital cihaz kullanımına bağlı olarak daha erken yaşlarda göz problemlerinin farkına varıyor ve daha erken yaşlarda görme problemleriyle karşı karşıya kalıyoruz. Reçete değeri değişmese de kullanım amacına bağlı olarak camların farklılaşması gerekiyor. Avrupa’da farklı kullanım amaçlarına yönelik kullanıcılar 3 ya da 4 gözlüğe sahip. Sürekli bilgisayar kullanan ofis çalışanı ile çizim yapan bir mimar ya da araç kullanan bir kişinin göz numarası değişmese de cam ihtiyacı farklıdır. Toplum bu konularda bilinçlendikçe kullanım oranları da artacaktır’ dedi.
Hiç yorum yok
Yorumlarınızı bekliyoruz